Çeşitli ülkelerde 5 Ekim veya 28 Şubat’ta kutlanan Öğretmenler Günü, ülkemizde 24 Kasım’da kutlanıyor. Bunun sebebini hiç merak ettiniz mi?


Sizlerle bunu paylaşmadan önce, tarihe dönüp biraz bilgi vermek istiyoruz.


Selçuklu döneminde, öğretmenlik mesleği dinsel bilgi ağırlıklı olmak üzere çok işlevli bir meslek konumundaydı. Sıbyna Mektepleri’nde muallim, medreselerde müderris olarak adlandırılan bu meslek; Osmanlı dönemine geçildiğinde 15. Yüzyıl ortalarına dek aynı şekilde devam etti.


Fatih Sultan Mehmet döneminde ise öğretmenlik daha global bir formata bürünmeye, eğitimde laikleştirme adımları atılmaya başlandı. 18. Yüzyılın ikinci yarısında başlayan yenileşme hareketini, 19. Yüzyılın ilk yarısında batılılaşma akımı takip etmiş; Fatih Sultan Mehmet dönemi sonrası ise bu gidişat yavaşlamaya başlamıştı.


Cumhuriyet dönemine geldiğimizde ise çağdaş bir yaklaşım ile laik bir temelde inşa edilen yeni bir öğretmenlik anlayışı bizi beklemekteydi. Mustafa Kemal Atatürk’ün başlattığı yeniden yapılandırma girişimleri ile yeni yasal düzenlemeler ve uygulamalar; öğretmenlik mesleğini saygın, etkin ve etkili bir konuma taşımıştır.


Peki neden Öğretmenler Günü’nü 24 Kasım’da kutluyoruz? Ulusumuzun kurucusu olan Atatürk’ün, Millet Mektepleri’nin başöğretmenliğini 24 Kasım 1928’de kabul ettiği için.


Böyle anlamlı bir güne, böyle bir başlangıç yakışırdı zaten!


Öğretmenliği, kılavuzların sıkıcı satır aralarından ötede bir yerde olduğunu bize hatırlatan, Atatürk’ün ilke ve inkılaplarına bağlı yetişen, adil, ileri görüşlü ve çalışkan bireyler yetiştiren tüm öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü’nü, başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk’e saygı hisleri ile tüm içtenliğimizle kutluyoruz!